29 Kasım 2010 Pazartesi

İstanbul'da sonbahar

Sanırım deprosyana adım atmış bulunmaktayım, melankoli almış başını gitmiş, Teoman İstanbul'da sonbaharın güzel olduğunu söylüyor, izlediğim filmde Kasım'da aşkın başka olduğunu. Gerçekten çivi çiviyi sökermi yoksa bu atasözlerinin hepsi olmasını istediğimiz şeyler içinmi söylenmiş. Anlayacağınız kafamda yine bi ton kurcalayıp duran konular. Şu Teoman bar önlerinde sarhoş boy gösteren çocuk değilmiydi, ama sesi çok güzel şarkılarıda öyle. Herkesin iyi yönünü almak lazım öyle değil mi?? İmam bile dediğimi yap, yaptığımı yapma dedikten sonra :))

İstanbul bugün yorgun üzgün ve yaşlanmış, biraz kilo almış ağlamış yine, rimelleri akıyor. Akşama doğru azalırsa yağmur kız kulesi ve adalar, ah burda olsan çok güzel hala İstanbul'da sonbahar...
http://fizy.com/#s/1jdbsp

28 Kasım 2010 Pazar

bir hafta sonu daha bitti

Bir hafta sonunuda bitirdik. Dün akşam arkadaşım Engin'in doğum günündeydik Üsküdar'da. Gece geç saatte gelmenin vermiş olduğu yorgunlukla bütün gün yattım. Hala da yorgunluğumu atabilmiş değilim. Yarın iş var yine sabah ezanlarıyla birlikte kalkmak lazım :))

Her son yeni bir başlangıçmı gerçekten, yoksa biz kendimizi mi bu şekilde avutuyoruz. Bugün bir karar daha aldım bir olaya daha son noktayı koydum. Mutlumuyum hayır ama elimizde olmayan şeylerden dolayı acı çekmiyormuyuz zaten. Nedir bu insanların insanlardan çektiği anlayabilmiş değilim. Bir insan neden başka bir insanı üzer, kırar. Kişisel bir sorun olarakmı algılamak lazım?? Bilerek veya bilmeyerek belki bende hayatımdaki bir çok insanı üzdüm bunu kendim kırıldıkça daha iyi anlıyorum. Ve işte Gülay'ın eşsiz yorumu :

http://fizy.com/#q/gülay+istanbul+ağlıyor

24 Kasım 2010 Çarşamba

bla bla bla ...

Birşeyler yazmak istiyorum ama ne yazacağımı bilmiyorum. Bi yandan kulaklarımda Erol BÜYÜKBURÇ' un "dudaklarımda şarkısın, sen ömrümün tek aşkısın, aşkımız kalmasın yarım, ne olur hiç ayrılmayalım" parçası beni alıp götürüyor uzaklara, olmak isteyipte olamadığım zamanlara, bi yandan bu gündeyim kararsızlıklarım karışıklıklarımın içinde...

http://fizy.com/#q/erol+büyükburç+dudaklarımda+şarkısın

21 Kasım 2010 Pazar

tatil bitti

Koskoca bir tatilide bitirdik, yarın iş başı. 9 günlük tatilin içine sığdıramadığım bir çok şey var ama her anını dolu dolu yaşadım diyebilirim. Balıkesir tatili, üniversiteden arkadaşlarla buluşma, Vay Arkadaş ve Newyork'ta Beş Minare sinema filmleri, balık restoranında bir gece, okey ve tavla oyunu, bowlinge gidemediğime üzüldüm ama onuda şimdiden planladım ctesi carrefour 'da bowlingteyiz. :))

19 Kasım 2010 Cuma

VAY ARKADAŞ

Uzun zamandır bir araya gelmeyi planladığımız ve bir türlü görüşemediğimiz arkadaşım Ergül' le dün beraberdik, geçmiş yılları yad ettik. Evimizden, derslerden, beyşehirden bol bol bahsettik. SMMM başlatma sınavlarına girdi hadi bakalım hayırlısı. Peougeot bu sınavda Ergül'ün motivasyon kaynağıydı :)
Sinemaya gittik Meydan Cinebonus'a, tıklım tıklımdı.Bayramın son gününü insanlar Meydan'da değerlendirmek istemişler sanırım iğne atsak yere düşmezdi. Gittiğimiz film VAY ARKADAŞ. Filmin başından sonuna kahkahalara boğulduk, konu sıradan, birazcıkta :) küfürler içeriyor ama uzun zamandır izlemeye hasret kaldığım komedi filmlerinden biri. Gülmek isteyenlere şiddetle tavsiye ediyorum, sakın kaçırmayın!

15 Kasım 2010 Pazartesi

bayram temizliği

Bitmek tükenmek bilmeyen bayram temizliğinden sonra yorgun ve bitap düşmüş ben geçtim bilgisayarı karşısına. Bu bayram öncesi temizliklerine karşıyım, bi insan temizse zaten temizdir. Ne gereği var temiz yerleri bir daha sil bir daha sil. Tabi bunun bide yöntemi var :) Önce koltukları bir güzel yerlerinden kıpırdaıp altlarını elektrik süpürgesiyle sileceksin, tabi bir kız kardeşiniz varsa siz şanslı sayılıyorsunuz veya anneyseniz ve yardım edecek bir kızınız varsa. Benim kız kardeşim yok ve annede değilim. Evet ben o zavallı tek kız çocuğuyum :( ama böyle söylediğime bakmayın tek kız çocuğu olmanında süper yanları var :). Nerde kalmıştık hatırladım koltukları çekip elektrik süpürgesiyle süpürdükten sonra kovanızı hazırlayıp başlıyorsunuz bir ileri bir geri silmeye. Silme işi bittikten sonra biraz havalandırmalıki yerler kurusun. Onuda başardık sıra geldi koltukları geri çekmeye en sevmediğim bölüm ittir kaktır o işide hallettik yaşasın yaşasın bir oda temizliği bitti diye düşnürken tam bakıyorsunuz tozları alınacak masalar sehpalar vitrinler karşınızda sizi bekliyor azıcık bir surat asıklığından başlıyorsunuz toz almaya, E tabi bunun içinde yeni bir kova ve birde bez lazım.  Yer silme işlemi ileri geri şeklinde olmasına karşın toz alma işlemi neden dairesel şekilde oluyor anlamıyorum yada neden sağa sola şeklinde olmuyor ?? Off buda bitti zar zor aman Allahım daha camlar duruyor hayırrrrrr en sevmediğim iş.

14 Kasım 2010 Pazar

otomobil amblemlerinin anlamları

Aslında bir bayanın blogunda rastlayacağınız nadir yazılardan bir tanesi "otomobil amblemlerinin anlamları". :) Makyaj malzemesinden, kıyafetten, gurmelikten bahsetmem bekleniyor oysa. Bir karışmadığınız bu kalmıştı diye serzenişte bulunan erkeklere seslenmek istiyorum, restorantlarda aşçı olarak çalışanların büyük bir bölümü erkek :) Lütfen herkes kendi kulvarında koşsun diyorsanız yanlış adrestesiniz !!!

İtiraf etmeliyim en beğendiğim otomobil amblemi MAZDA'ya ait. Eski amblemi renault'un amblemine benzediği için mahkeme kararıla değişmiş. Benim favorim tabiki yeni ablemi kanatlarını açmış Japon bir kartalı temsil ediyor :)

RENAULT Kübist baklava şekli, amblem geleceği temsil ediyor.

PEUGEOT sahip olduğu aslan amblemiyle gücü simgeliyor. Fransız arabası :)

MERCEDES BENZ üç ayaklı yıldız figürü. Kara, hava ve sudaki gücü temsil ediyor, İsimse firma ortaklarından birinin kızının ismi ;)

CITROEN aynı dönemin arabalarına kafa tutmak için yapılmış, firma sahibinin askeriyede çavuş olarak görev yapan oğlunun test sürüşünde ölmesi nedeniyle bu firmanın amblemi çavuş amblemiyle aynı. Fransız arabasi.

SUBARU Altı Japon firmasının birleşmesiyle ortaya çıkmış, Altı yıldız bir araya gelen firmaları temsil ediyor.

OPEL Kurucusu Adam OPEL'in ismi. Amblemindeki tekerlek güveni şimşek ise hızı temsil ediyor.

BMV Ambleminde lastik içinde dönen pervane figürü var, nedeni ise firmanın daha önce uçak ve motoru üretmesi,  Bayern Motor Werken (Bayern Motor Sanayi) baş harfleride amblemde mevcut. Mavi beyaz renkler Almany'nın Bavyera eyaletinden geliyor.

FORD Kurucusu Henry FORD'n ismidir. Mavi plaka üzerine ford yazılmış, son derece klasik bir amblem.

AUDI Amblemindeki dört yüzük biraraya gelen dört firmayı simgeliyor. Eski yönetici mühendislerinden August HORCH kendi ismini vermeyip isminin latince karşılığı olan AUDI ' yi bulmuş :)) Yaratıcılığın sınırı yok :)